18 Aralık 2013 Çarşamba

son

hikayenin sonunda: külkedisi asla prensine kavuşamamış. artık ayakkabı çok yürüdüğü için ayağından geçmemiş mi- balkabağından arabası bozuk çıktığı için eve yürüyerek dönmek zorunda kalmış olabilir- , yoksa külkedisi hiç gitmemiş mi o baloya bilinmez- belki üvey annesinin bir oyunudur bütün bunlar-. ancak bildiğimiz bir şey var, prens kendisine başka bir prenses bulmuş ve onunla mutlu yaşamış.

peki ya hansel ve gretel? onlar da ormanın derinliklerinde, cadının evinde iyice şişmanlayıncaya kadar tutulmuşlar. sonra cadı ve onun kendisi gibi diğer cadı arkadaşları onları bir ziyafette pişirip yemiş. babalarına 60 yaşında inme inmiş ve ondan 20 yaş genç olan üvey anne, babanın emeklilik için biriktirdiği her şeyi alıp kırmızı başlıklı kız'taki kurtla kaçmış.

kırmızı başlıklı kızı biliyorsunuz zaten, tam büyükannesini yiyen kurttan kaçacakmış ki, kapıda sotede bekleyen ikinci bir kurt onu yiyip yutmuş. kırmızı başlıklı kızın ailesi ise, yeni bir çocuk yapıp, ona mavi başlık dikmişler ve ormanda dolaşıp kurda kuşa yem olmasındansa 4 duvar arasında olması daha iyi diye düşünüp, onu yatılı bir okula vermişler. yatılı okulda aile özlemini unutsun diye eline verdikleri tabletle caka satan mavi başlıklı kız artık okulun popüleri. ve kırı, doğayı hiç sevmiyor. daha önce hiç ailesi mangalla uğraşırken, bi kenarda top oynayıp, ip atlamamış. zaten onunla ne top oynayabilecek ne de ip atlayabilecek bir ablası olmadığından bütün vaktini tabletindeki çiftlik oyunuyla geçiriyormuş.

pamuk prensese gelince, prens asla onu hayata döndürecek öpücüğü vermek için dönmemiş, çünkü o sırada kraliyet sarayının yakınındaki cafelerden birinde americano latte'sini yudumlamakla, check-in yapmakla ve çevresindeki güzelleri kesmekle meşgulmüş. pamuk prensesin ölüm haberini ise sadece layk'lamakla yetinmiş. yedi cüceler ise çocuk gibi göründükleri için kraliçenin adamları tarafından yakalanıp, kömür madenine çalışmaya gönderilmişler. o dönemde kraliçe'nin istediği göz kalemleri için 7'den 70'e herkes çalışıyormuş. özellikle çocuklar.

bir de uyuyan güzel var, ama onun uyumaktan bir sonu olmamış bile. tembel işte ne olacak.

bir de ben varım, bugüne kadar bir masalın içinde zannettim kendimi... her masalda olduğu gibi, bu kötü günler de geçecek, ben de en sonunda prensime kavuşacağım zannediyordum. ama olmadı. ben de masalcı oldum. artık genç kızlara masalları bu şekilde anlatıyorum ki, aslında dünyanın masallardaki gibi olmadığını bilsinler ve akıllarını başlarına alsınlar diye. eğer akıllarını başlarına almazlarsa, benim gibi çok üzülürler... SON.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder